gestus (L)
Taşıma, yüklenme, bulundurma, kuşanma, tutma, duruş, taşıyış, işaret, mimik, jest; eylem.
Taşıma, yüklenme, bulundurma, kuşanma, tutma, duruş, taşıyış, işaret, mimik, jest; eylem.
Tat duyusuyla ilgili durum gös-teren sonek.
Tat duyusu, tadına bakmak, çeşnisine bakmak.
bk. gibbosus.
Tohum, üreme hücresi.
Şişkinleşmiş, kambur biçiminde; tümsekli.
Üremeye ait, üremeyle ilgili, tohumlamaya elverişli.
Kambur; tümsek.
Eşey hücrelerinin kahtsal ma-teryali içeren sıvı bölümü.
Milyar anlamı veren önek.