excretus
Ayırmak, seçip ayırmak; elemek, süzmek.
Ayırmak, seçip ayırmak; elemek, süzmek.
Salgı, boşaltılan şey, çıkartı, ifrazat.
Salgılayan, salgı kanalı.
Salgılama, atık çıkarma.
Vücuttan atılması gereken herhangi bir atık madde, atıklar.
excrement.
Kabuğu çıkarılmış.
Uyarıcı.
Uyarma, uyarılma.
Uyandırmak, uyarmak.