ex- (L)
Dış, dışa, -den uzakta, üzerinde, den, dan, dışarıya hareket, çıkış, dışarı, dışında, dışardaki durum, yoksunluk, -sız, bütünüyle, içinden anlamları veren önek. ex
Dış, dışa, -den uzakta, üzerinde, den, dan, dışarıya hareket, çıkış, dışarı, dışında, dışardaki durum, yoksunluk, -sız, bütünüyle, içinden anlamları veren önek. ex
bk. excavatio papillae.
Hastalığın yeniden alevlenmesi, azma, şiddetlenme.
Optik disk merkezindeki çukurcuk.
Giderim; çıkarmak, defetmek, sürmek; kovmak, dışa itmek; atmak.
Rahmin arka duvarı ile rektumun ön duvarı arasındaki anatomik boşluk, Douglas boşluğu
Kanın damar dışına çıkması.
Kökünden sökme
Çıkarma, ameliyatla çıkarma
Gelişme, evrim; tekamül.