appendere
Tartmak, tartılmak; tartılır gibi asılmak; ana yapıyla bağlantılı olan.
Tartmak, tartılmak; tartılır gibi asılmak; ana yapıyla bağlantılı olan.
Adlandırma, (di-yerek) çağırma.
Aygıt, cihaz, sistem; belirli bir amaca göre bir araya getirilen araçlar bütünü; bir çok parçadan yapılmış araç; organ sistemi, aynı işlevi yerine getirmek üzere biraraya gelen organlar.
Soyma, sıyırma; korneada matlıklarının alınması.
Bitkisel infuzyon ya da dekoksiyon ürünlerinin hava ile etkileşmesi sonucu oluşan koyu renkli çökelti.
Dükkan.
Dükkân; eczane; ilaç kutu deposu.
Yaşamı uzatmak ya da ölümü geciktirmek amacıyla yapılan uygulamalar.
Sünnet derisinin doğuştan olmayışı.
Apse, çıbanbaşı.