epicanthus, -i (Y)
Üst gözkapağının, gözün iç yan açısını örtecek biçimde burun yan duvarına doğru uzanan üst tavan kıvrım uzantısı, epikantus.
Üst gözkapağının, gözün iç yan açısını örtecek biçimde burun yan duvarına doğru uzanan üst tavan kıvrım uzantısı, epikantus.
Femurda dışyan kondilin proksimalindeki epikondil.
Femur içyan kondilinin içyanındaki epikondil.
Başarı için seçilmiş olmak; kaldırıp kurmak.
Ortü, sargı; beyin, omurilik boşluklarının iç zarı; elbise, dış giysi.
bk. urease.
Yatak ıslatma.
İnce bağırsak ve kolonu birlikte tutan iltihabi durumlar.
İdrar kaçırma, idrar dam-latma, yatak ıslatma
Küçük sinir demeti içindeki sinir liflerinden her birini saran bağ dokusu kılıf, endonöryum.