Susam (bitki).
serosus, -a, -um(L)
Dikmek, ekmek; bağlamak, demet yapmak; çok geç saat, geç, gecenin geç saatlerinde, geç saatlerde; peyniraltı suyu, kesilmiş süt suyu; serumla ilgili, serum gibi, seröz, serumca zengin.
sensu stricto
Dar anlamda.
stearas, -atis
Stearat.
sphen- (Y)
Kama, takoz; kama, takoz, çivi biçimli, oduncu kaması anlamı veren, sfenoid kemikle ilişki gösteren önek.
scarlatus, -a, -um (L)
Kızıl, parlak kırmızı.
spina iliaca anterior su-perior
Krista ilyakanın ön uzantısı
trochlea peronealis
Peroneus longus ve brevis kirişleri arasındaki kalkaneus uzantıları
secundinae, -anım (L)
Arkadan doğanlar, plasenta, eş.
sinensis, -e
Çin’de yetişen.