Aegrotus, -a, -um
Hasta.
Aegilops
Gözün iç kantusunda oluşan bir ülser ya da fistül.
Aeger, -a, -um
Hasta.
Aedile
Eski Roma’da bayındırlık memuru.
Aedes aegypti
Sarı ateş ve dang hastalığının yayılımı açısından önemli Aedes türü.
Aedes
Bir sivrisinek cinsi, yumurtalarını paket halinde değil tek tek yumurtlar, sarı ateş ve dang hastalığının yayıylı-mında etkilidir; fılaryazis ve tulareminin de potansiyel vektörü olduğu düşünülür.
Adversus, -a, -um
Önde, öne doğru, (belli) bir yere yönelmiş, – e karşı, -e doğru, cephede; düşman, hasım; zıt, karşıt.
Adverbium, -ii
Belirteç, zarf.
Adventitius, -a, -um
Dışta bulunan, dıştan tamamlayan bölüm; üstünde olan, eklenen, ek, üstüne gelen.
Adventitia, – ae
Damar içindeki bağ dokusu katmanı, damar ve organların dış katmanı; dış gömlek.